Skoda almakla hata mı ettim?

Bir okurumdan gelen mesajı size aynen aktarıyorum. Ardından da kendi yorumumu paylaşacağım.

“16 xx 3x68 Plakalı 5 yaşındaki SKODA SuperB aracımı 8 Şubat 2023 Tarihinde bakım için Nescar yetkili servise götürdüm.

Araçta bakım yapıldıktan sonra DSG Mekatronik arızası tespit edildi. Değişmesi gerektiği söylendi ve bu değişim için onay verdim.

Bana üç hafta içerisinde parçanın geleceği, yurt dışında tedarik sorunu yaşadıklarını söylediler ve sadece 2 hafta araç tahsisi yapmış olmalarına rağmen anlayışla karşılayarak bekledim.



Üç haftanın sonunda telefon ile arayarak parçanın tedarik edilemediğinin ve tedarik sürecinin belirsiz olduğunu söyleyerek tarih vermediler.

Müşteri hizmetlerini arayarak durum hakkında bilgi istedim ve oradan arayan kişi parçanın üretiminin 17 haftada olabileceğini, bunun da kesin olmadığını parçanın gelmesinin uzayabileceğini söyledi.

Bu duruma göre Skoda’nın halen üretimde olan araçlarında kullanılan DSG Mekatronik parça, en iyi olasılıkla Nisan ayı sonunda Bursa’ya gelecek ve Mayıs ayında aracımıza takılacak.

Şimdi size soruyorum.



Skoda almakla hata mı ettik?” 

SKODA ile 60'lı yıllarda tanışmıştım. 

Škoda Auto, Çekoslovak otomobil üreticisi, en eski otomobil üreticilerinden biridir.

Dolmuş duraklarının çalışkan servis araçları ya da küçük çapta yük taşıyan kamyonet olarak hizmet veren, hiçbir lüksü olmayan ama ucuz parça temini ve işçiliği ile sahibinin kahrını çeken çarpık tekerlekli bir araçtı.

Çarpık bacaklı kişilere SKODA denilirdi.

Beklentilerin az ve öz olduğu dönemlerde hayatımızda önemli bir yer aldı.

1991'de Volkswagen Grubu tarafından satın alındıktan sonra üretim teknolojilerini yeniledi.

Araç model ve çizgilerinde devrim yaptı ve otomotiv pazarında büyük yer kaptı.

Artık çarpık bacaklardan eser yoktu.

Aynı sınıf araçlarda bulunan bütün özellikleri taşıyan ama fiyatı onlardan daha uygun olan SKODA kısa zamanda öne çıktı.



Hani derler ya!

Zirveye bir şekilde çıkılır ama zirvede kalmak çok zor ve değerlidir.

SKODA çıktığı zirvenin tadını çıkarırken rehavete katılıp, tüketicinin sesine kulak vermezse, dönemini bitiren eski bir şarkı oluverir.

Bursa NESCAR'da yaşanan ve hala devam eden bu sorunun çözümsüzlüğünün çok ciddi ve organize bir marka ihaneti olarak değerlendiriyorum.